RTİB Rus Türk İşadamları Birliği Naki Karaaslan

0
1317

25 yıldır Rusya’da ticaret yapıyorum. Bir söz vardır doğduğunuz yer mi doyduğunuz yer mi memleketinizdir diye, ikiside artık bizim memleketimiz oldu. Rusya Türkiye tarihinde çok önem arz eden bir ülke. 800 yıldır ilişki içerisinde olduğumuz bir ülke. Bizlerin buradaki görevimiz 800 yıldır süregelen ilişkileri devam ettirmek ve mümkün olduğunca katkı sağlamak. Özellikle Sovyetlerin dağılması Rusya’nın kurulması Türkiye ilişkilerini hızlandırdı. Bu uzun yolda bir kaza oldu. Bence bu yaralar hızla sarılacak eski hedeflerimize ulaşacağız ve aşacağız. Ben inandırıcı olması açısından söylüyorum, ticaretin artması için bazı kapıların açılması lazım.

Biliyorsunuz Rusya’nın hedefi bağımsız devletler topluluğunda serbest dolaşımı sağlamak. Türkiye’nin de bu ticarette ayrıcalıklı olması. Bu yasalar bu süreçler gerçekleştiği zaman Rusya Türkiye ilişkileri ticari anlamda hakikaten istenen seviye ulaşacak. Devletler planlarını yıllara yayar, iş dünyasınında öyle yapması lazım. Önümüzdeki 5-10 yıl içerisinde güzel gelişmeler olacak. Bazı olumsuz gelişmeler ters esen rüzgar gibi. Bugün birbirimize daha çok yaklaştırıyor.

Bizim görevimiz burada çok farklı. Son 25 yıldır birçok ortak evlilikler var, çocuklar var. Bizim için en önemli potansiyel onlar.Bu potansiyel Türkiye Rusya arasındaki elçilerdir. Önümüzdeki yıllarda Türkiye Rusya ilişkilerine yeni nesil çok renk katacak ve ciddi anlamda faydalı olacaktır. Biliyorsunuz bizim avrupaya giden işçilerimiz vardı. Onlar üçüncü nesillerini yetiştiriyolarlar belki ama imkansızlıklardan dolayı önce eksiyi sıfıra sonra sıfırdan artıya getirdiler.

Rusya’ya gelenler bunlarla savaşmadı. Burada aile kuramları daha farklı. İyi yetişmiş birkaç dil bilen iyi bir nesil yetişecek, iki ülkeyede her anlamda hizmet verecekler. Bizim en büyük kaygımız siyaset. Siyaset ayrı birşey ama siyaset ile ekonomi birbirinden hiç ayrılmıyor. Siyasi ilişkiler bozulduğu zaman ekonomik ilişkilerin bozulmaması lazım. Ekmek herkese lazım. İş dünyasında bu güçlerin kullanılmaması lazım.

İş dünyasının burada kabahati yoktur. Hatta ciddi anlamda fedakarlık yaparak buraya yerleşmiş, vergisini veriyor, ailelerin geçimlerini sağlıyor. Önümüzdeki yıllarda bizlerinde görevi artık bu tür kazalara yer verilmemesi. Sivil toplum kuruluşlarına, basına düşende bu ilişkilerin yaralarını sarıp hızla eskiye ulaştırıp daha ileriye götürülmesidir. Ziyaretiniz için teşekkür ediyorum.

Cevap Ver

Lütfen Yorumunuzu Onaylayın
Lütfen İsminizi Yazınız