Sputnik’te yer alan habere göre, yapılan propagandalara açıklık getirmek amacıyla Rusya’nın Suriyeli Kürtlere ilişkin gerçek tutumunu Rusya Federasyonu Devlet Başkanı’nın kurucusu olduğu bilim, araştırma ve analitik merkezi olan Rusya Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (RISS) kıdemli araştırma görevlisi Dr. İrina Svistunova’ya konuyla ilgili görüşleri soruldu.
Svistunova, “Rusya’nın, Suriye’de özerk Kürt bölgesinin kurulması için gizli olarak ABD ile anlaşmış olduğuna dair haberler gerçeği yansıtmıyor. Bunlar, Moskova ile Ankara arasındaki güveni sarsmak için yapılan uydurmalardır. İki ülke arasındaki ilişkiler normalleştikrten sonra pek çok provakasyon meydana geldi. Rusya yönetimi hep Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve birliğini savunmuştu. Rusya, Kürtlerin özerkliği konusundaki tutumunu net olarak Ağustos 2016’da belirlemiştir. O tarihlerde Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD’nin o zamanki Dışişleri Bakanı John Kerry ile yaptığı ortak basın açıklamasında, Kürtlerin Suriye devletinin bir parçası olarak kalması ve Suriye’nin parçalanması için kullanılmaması gerektiğini açıklamıştı” dedi.
Rusya tarafından teklif edilen Suriye’nin yeni anayasa taslağı metninde söz konusunun sadece Kürtlerin kültürel özerkliği olduğuna değinen Svistunova, ” Bu tür konulara karar verebilecek olan sadece Suriye halkıdır. Suriye’nin yönetimi ve ülke nüfusunun büyük çoğunluğunun federalleşmeye karşı olduğu bilinmektedir. Moskova’nın hedefi, Suriyelilerin anlaşmaya varmaları için gerekli yardım ve destek sağlamaktır, onları yeni iç çatışmalara sevk etmek değildir. Rusya bu taslağı, hükümet ile muhalefet arasında yapıcı bir diyaloğun temelinin oluşması için önermiştir” dedi.
Svistunova, konuşmasına şöyle devam etti; ” Ben şahsen Suriye’nin federalleşmesinin Rusya’nın çıkarlarına uygun olmadığı kanaatindeyim. Çünkü böyle bir gelişmenin, bizim Şam, Ankara ve Tahran ile olan ilişkilerimizin soğumasına neden olacağını düşünüyorum. Hem Suriye’nin hem Türkiye’nin hem de İran’ın, Kürtler için özerk bir bölge oluşturma fikrine karşı olduğu bilinmektedir. Rusya, Orta Doğu’daki yakın müttefikleri ile olan ilişkilerini neden tehlikeye atsın?”
