Türk insanını tarif etmek istersek; genel özelliği duygusal, çalışmayı seven, sıcakkanlı, yardımsever, vicdanı olan, kısacası kalbi sevgi dolu insanlardır. Peki Türk insanı Rusya’da böyle mi!!! Bence öyle değil! Maalesef “ama diyorum bazı kesim” benliğinden uzaklaşmış, kişiliğini burada bazı menfaatler uğruna yitirmiş, gibi gördüm. Neyse gelelim uçak olayına. Uçak olayından sonra Türk insanlarının gerçek anlamda mağdur olduklarına şahit oldum ve duydum.
Peki hakkettiler mi bunları? Tabii ki hayır!
Çoğu insan işinden, evinden barkından, çocuğundan ve sevdiğinden gönülsüz olarak ayrılık yaşadı, deportlar yediler. Gelelim işin özüne bazı kişilerin egosu uğruna yaptığı gurur buradaki aileleri ve isçileri ekmeğinden emeğinden ederken baştakiler yine varlıklarına düzenlerine kaldıkları yerden devam ettiler. Ben bir Türk olarak şunu belirtmek isterim. Biz burada yaşayan gurbette olan Türkler olarak birbirimizden bağımsız yaşamayı bırakmalı kenetlenip burada birlikte el ele verip birbirimizin ihtiyaçlarına yardımlarına olabildiğince sıkı sarılmalı ve Türk’ün Türk’ten başka dostu olmayacağını bilmeliyiz. Umuyorum ki 9 Ağustos’ta ki görüşmede her iki tarafta uzlaşır mağduriyetler ve küslükler giderilir. Bizim ikinci evimiz olan Rusya da hayatımıza yine dolu ve huzurlu bir şekilde devam ederiz. Bir sonraki köşe yazımda görüşmek üzere sağlıcakla kalın…
Saygılarla
Ergun ULAS
