Doğu Ukrayna’da Sanılanın Aksine Durum Ciddiyetini Koruyor

0
1192

Rusya’nın, Ukrayna’nın doğusunda başlatmış olduğu savaşın üzerinden dört sene geçerken pek çok kimse söz konusu çatışmanın bittiğini ya da en azından askıya alındığını düşünüyor.

Rusya’nın, Ukrayna’nın doğusunda başlatmış olduğu savaşın üzerinden dört sene geçerken pek çok kimse söz konusu çatışmanın bittiğini ya da en azından askıya alındığını düşünüyor. Ancak ne yazık ki gerçek durum bu düşüncenin doğru olmadığını gözler önüne seriyor. Bugün on binlerce kişinin yaşımına mal olmuş ve 1.6 milyon insanı kaçması için zorlayan sıcak savaş nedeni ile Donbas’da yaşayan insanların yaşadıkları tam anlamı ile felaket.

Dünya medyası uzun zamandır başka konulara yönelmiş durumda. Geçtiğimiz aylarda dünya gündeminde Brexit’ten Trump’a, Kuzey Kore’den Suriye’ye ve yaşanan göç krizine, Federal Meclis seçimlerinden sonuçlarına dair pek çok haber yer aldı. Gündemin bu denli yoğun olması sebebiyle Ukrayna’nın doğu kesimindeki bu savaşın artık neden haberlerde yer almadığı ise pek çok kişinin aklına bile gelmiyor. Oysa bölgedeki durum hala ciddiyetini koruyor. Neyse ki Berlin’in desteği ile son gelişmeler olumlu gibi görünüyor.

Ukrayna’nın sözde Minsk anlaşmalarının sorumluluğunu yerine getirmemesi nedeni ile başlayan krizde Almanya ve Fransa ara buluculuk yapsa da ilişkiler çıkmaza girdi. Rusya söz konusu anlaşmalara uymakla ya da uzun vadeli ateşkes istemekle yükümlü olmadığını aksine Ukrayna’nın bu tarz siyasi anlaşmaları yerel seçimler yaparak acil bir şekilde uygulaması gerektiğini belirtiyor. Ve Ukrayna ise tamamen haklı olarak, söz konusu seçimlerin iki ülke arasındaki sınır bölgesinde ve asgari düzeyde güvenlik ve kontrol sağlanmaksızın yapılamayacağı görüşünü savunuyor.

Almanların pek çoğunun ortak görüşü Rusya ile ikili ilişkilerin yeniden kurulması ve yaşanılması muhtemel zorluklarda birlikte çalışılması yönünde. Fakat bunun için uygun koşulların oluşturulması ve Moskova’nın tutumunu değiştirmesi şart. Bunun en iyi ön şartı ise Minsk Anlaşmalarının tam anlamı ile uygulanması.

Son dönemlerde, ABD Kiev’e Cirit adını verdiği anti-tank füze sistemi teslimini onaylayarak, Moskova’nın doğu Ukrayna’da ki savaş hesaplamalarını değiştirmek adına bir adım daha atmış oldu. İlk bakışta söz konusu sistemlerin teslim nedeni müttefiklerimizin saldırılarına karşı kendilerini savunmada yardımcı olmak olabilir. Fakat onlar sadece müttefiklerini desteklemek adına değil ayrıca 2. Dünya Savaşı ve 2014’de Rusya’da ihlalin ardından kurulan dünya seviyesini kurallarına dayalı tutmak adına kararlılıklarını gözler önüne sermek için güçlü bir sinyal göndermeyi istemeleri.

Fakat, uzun dönemde Rusya’nın konumunu değiştirmek adına güçlü diplomatik baskıya gereksinim olacak. Burada Almanya, yeni hükümeti ile yeni imkanlar bulmalı ve onlardan yararlanmalıdır. Minsk Anlaşmalarının yerine getirilmesinde yaşanan durgunluğu gidermek adına BM barışı koruma gücü şeklinde yararlanmak için bir mekanizmaya gereksinim duymaktadır. Fakat böyle bir istek ancak, Berlin yönetiminin Paris ve Washington ile işbirliği içerisinde söz konusu projeyi desteklemesi halinde gerçekleşebilir.

Cevap Ver

Lütfen Yorumunuzu Onaylayın
Lütfen İsminizi Yazınız